Hürriyet

8 Aralık 2011 Perşembe

Miladi 2120 Hicri 1545 ( 36.Bölüm )

36.Bölüm



Deccal, kılığına girdiği Bovak görüntüsünü ortadan kaldırır ve kendi görünüşü ile belirir! Mehdi, neler olduğunu anlamaya çalışırken... Sorar:

-Sen... Sen... Deccal'sın! Bovak nerede?

Deccal, alaycı bir iç çekişiyle:

-Şuanda cehennemde bir yerlerde yanıyordur muhtemelen. Çünkü lanetlenmiş tarafından yani benim tarafımdan bedeni ve ruhu alındı!

Mehdi:

-Kim ya da ne olduğun umurumda değil. Yaptığın her şeyi sana ödeteceğim!

Deccal, bu sözlerin üzerine, durduğu yerden gölge gibi kaybolup, Mehdi'nin yanında belirir ve sert bir yumruk indirir göğsüne! Mehdi'nin ayakları yerden kesilir ve odanın dışına, koridora doğru uçar. Deccal haykırır!

-Ne cüretle! Ha? Ne cüretle beni tehdit edersin?

Mehdi, öksürür. Nefes almakta zorlanıyor ve göğsü acıyordur. Ağzından çıkan kanı eliyle siler ve ayağa zar zor kalkar. Dizleri titremektedir. Ayrıca korkuyordur...

Deccal, ona doğru, yerden biraz yukarıda süzülerek yaklaşır ve..:

-Gün doğar! Gün batar! Unutma Mehdi, her yaptığın gün gelir, karşına çıkar! Büyü yapmamam için ellerimi kestiler! Yerlerini demirle dağladılar! Ailemi de büyücülükle suçladılar ve idam ettiler. Karım büyücüydü, evet! Fakat oğullarım... Onlar daha çocuktu! Bütün bunlara senin inandığın Allah izin verdi! Onun inananları! Gözlerini kör eden inançları, iki oğlumun ölümüne sebep oldu! Beni yıllarca o delikte tuttular! Her gece, senin gözetiminde...

Mehdi, Deccal'ın sözünü bağırarak keser:

-Sen kızımı öldürdün! Der ve o sırada Deccal, bakışı ile Mehdi'yi duvara yapıştırır! Elleri ve ayakları açık halde duvara çarpan Mehdi, kıpırdayamaz. Dev bir mıknatısa yapışmış, ataç gibidir. Bedenini zorlar ama hareket edemez.

Deccal devam eder:

-Yıllar geçtikçe büyü yapmak için ellerime değil, kalbimdeki nefrete ihtiyacım olduğunu anladım. Çocuklarımı öldüren müslümanlara duyduğum nefret! Buna izin veren, Allah'a duyduğum nefret! Beni o hücrede tuttuğun ve kuran okuyarak işkence ettiğin için sana duyduğum nefret! Bütün bunlar beni buraya getirdi! Beni sizler bu hale getirdiniz!

Der ve bağırır:

-Beni siz var ettiniz! Şimdi ne cüretle yok etmeye çalışırsınız! Yemin ettim bütün karanlık güçler adına! Bütün inananları yolundan çıkaracağım ve benimkini mahvettikleri gibi onların hayatlarını da, ben mahvedeceğim. Allah'a karşı koyacağım! Dünya'yı ben yöneteceğim! Sana inananların gözü önünde bana secde edeceksin! O zaman tanıyacak herkes ilahlığımı!

Mehdi, kızını katleden bu caninin gözlerine öfkeyle bakar: 

-Neler yaşadığın ya da anlattığın bu masallar umurumda değil! Buradan kurtulunca, seni ellerimle geberteceğim! Kızıma hiç dokunmamış olmayı yeğleyeceksin!

Deccal, gülümser:

-Kızını benim öldürdüğümü mü düşünüyorsun?

Mehdi bağırır:

-Seni o... ç..u, onu sen öldürdün!

Deccal:

-Kızını ben öldürmedim. Sadece kızının kanını aldım ama onu benim için kimin öldürdüğünü tahmin et!

Mehdi şaşkın ve kafası karışmış haldedir. Bunun bir akıl oyunu olduğunu düşünür.

-Beni kandıramazsın. Seni adi katil p.ç!

Deccal, ciddileşir ve..:

-Onu Azrail öldürdü! Sence ölümü taşıyan meleğin haberi olmadan, bunu yapabilir miydim? Sence nerede yaşadığını kim biliyordu? Azrail mi? Bovak mı? Ben mi? Aaah, eveet. Azrail biliyordu çünkü insanların canını alan bir meleksen, herkesin yerini bilirsin.

Deccal gülümser tekrar.

Mehdi:

-Yalan söylüyorsun! Azrail ile konuştum. Kızımı senin öldürdüğünü söyledi. Allah'ın bir meleğine mi inanayım? Senin gibi bir sapığa mı?

Deccal, birkaç kelime fısıldar ve sonrasın da odanın ortasında bir karanlık oluşur. Mehdi ne olduğunu anlamaya çalışırken, karanlık kanatlara dönüşür. Karanlık yükselir. Kanatlar açılır. Azrail meydana gelir!

Deccal:

-İşte sevgili Azrail de burada! Kendisine soralım mı? İlk önce O'nun en sevgili meleği, Şeytan ihanet etti. Şimdi de "Azrail" sırtını çevirdi O'na!

Mehdi durur ve düşünür biran... Burada ters olan bir şey vardır... Azrail geldiğinde, her yer soğurdu ama bu sefer ısıda bir değişiklik olmamıştı. Deccal'a dedi ki:

-Azrail, seninle birlikte mi yani?

...
36.Bölümün sonu

DEVAM EDECEK...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder