Hürriyet

7 Şubat 2011 Pazartesi

YALNIZCA HAYAT...

Hayat bazen güzeldir.
Bazı anlarda çok güzeldir ama hayat en çokta yalnızdır...

Bugün ilk defa kendime bir hediye aldım. Çok sevdiğim bir çizerin kaleminden dökülmüş, muhteşem bir çizgi roman. Kasaya ödeme için gittiğimde, kasiyere rica ettim.

-Hediye paketi yapar mısınız?

...ve zarif bir hediye paketi içinde çizgi romanımı alıp, dükkandan çıktım. Her zaman gittiğim o bara gittim. Hediyemi masaya, önüme koyduktan sonra biramdan kocaman bir yudum içtim.

Geceye baktım, elimi kalbime koydum.
Hüzünlüyüm biraz. Biraz mutlu. Bolca yalnız.
Sol kolum, bu sıralar uyuşmaya başladı. Nedenini bilmiyormuş gibi yapıyorum...

Bir koca yudum daha...

Eve geldim. Yemek yedim ve hediyemi daha sonra açmak üzere rafa kaldırdım. Hazır hissettiğimde açacağım.
Piyano resitali... Çok severim. Bana saflığı anlatır. Temizliği anımsatır.

Bir koca yudumda piyanodan... Sarhoşum melodilerle ama bildiğiniz sarhoşluk gibi değil. Zihnim açık, ufkum temiz, ruhum sakin seyrediyor.

Hayat bazen böyle ufak anlarda güzeldir. Bu ufak anlar ise yalnız kaldığınızda yaşanır.
Bu yüzden hayatta yalnız olmak güzeldir.

6 Şubat 2011 Pazar

YALNIZ İYİLİK

İyiler neden yalnız kalır?
Çünkü iyi olan, insanoğlunu cezbetmez. İnsanlara öğretilen iyilik ile gerçek iyilik farklıdır ve insanlar öğrenmedikleri gerçek iyiliği hazmedemezler ve ondan uzaklaşırlar.
Aslında iyilik, insanın doğasında yoktur. İnsan beşeri varlık değildir.
Sadece bencildir.
İyilik ise bencilliğe tolerans gösteremeyecek kadar saftır...
Tanrı bu kadar sonsuz bir güce sahipse, neden insanı yarattı?
Çünkü varlığı bilinsin istedi, yalnız kalmak istemedi...