Hürriyet

17 Temmuz 2012 Salı

Kabulleniş

Bu, ne isyan, ne pişmanlık, ne de inkardır! 
Bu, olduğu kişi olmak zorunda kalmaktır! 
Bu, "evet bu sefer olacak galiba" derken, olmamasıdır! 
Bu, her kaybedişi tekrar kazanmaktır! 
Bu, bir zaman istenilirken, bir daha istenmemektir!
Bu, bir şarkıya kaderini sığdırmaktır!
Bu, "iyi" olduğu için yalnızlıkla, şerefsizce kamçılanmaktır!
Bu, ciğerlerin dökülürken, kan yaşlarınla ağlamaktır!
Bu, yalanları kabullenenin, gerçeği kusmasıdır!
Bu, dümdüz, düpedüz, o s...tiğimini yalnızlığıdır!

M.V (Günlükler'den...)

11 Temmuz 2012 Çarşamba

KAL AN (Bölüm 2)


Müzik: Nathalie Manser – Magic

Nihayet kadın üzerini değiştirir, makyajını kontrol eder ve oda servisi tam kapıyı çalacakken, kapıyı açıp, tepside ki martiniyi bir dikişte içtikten sonra gülümseyerek “gracias” der ve koridorun merdivenlerinden aşağı heyecanla iner. Bara gider…

Adam orada, bir ayağı, yanında duran boş bar taburesinin demir çemberinde, diğeri yerde, yüzü geceye dönük oturmaktadır. Kadın saçlarını yavaşça açar ve topuklu ayakkabılarının mermere değdiğinde oluşan ritmiyle, ona doğru ilerler.  

İlk bakışma… İlk buluşma… İlk kelime:

-Merhaba

Tanışır iki yabancı yürek… Aşk başlar… Sizde de öyle olur, bizde de… Çevremizde, hayatımızca dolu divane, deli ölesiye, çılgınca, umarsızca sevdalar can bulur, canan bulur. Biter bazen mutlu sonlarla… Kimi zaman acıyla… Düzeltiyorum; çoğu zaman acıyla…

Müzik: Lacuna Coil – Within Me

Şimdi sizden, şu yukarıda adı geçen “Lacuna Coil” şarkısını açıp, eski aşklarınızı düşünmenizi istiyorum. Kim bilir, neler yaşadınız ve nasıl bitti? Her ne olursa olsun aşkı yaşadığınız, bir sevgiliye sahip olduğunuz için şanslısınız. Benim hiç olmadı… Yani sevgilim, karşılıklı aşkım… Şarkı bittiğinde okumaya devam edebilirsiniz.

Aşk; uğruna tonlarca sayfalar yazılmış bir tema olduğundan, ben sadece, birkaç gram eklemekle yetineceğim. Belki ileride ki sayfalarda bu konuya geri dönebiliriz.

Aşk denince benim aklıma çok şey gelir. Bunlardan biri de sorumluluktur!


SORUMLULUK

Müzik: Hans Zimmer – Vespertilio

Çok tanımı var birçok kavramın...

Taşımak istemediğiniz halde, size yüklenen ve sorduklarında “taşımaktan memnun olduğunuz yalanını” sürekli söylediğiniz en ağır yüktür!

İnsanlar seçim yaparlar ve sonuçlarına katlanırlar! Sorumluluklarımız, kendimizle birlikte, başkalarının da hayatını etkiler.

Belli bir yaşa kadar birilerinin sorumluluğu altındayken, bir yaştan sonra birileri, bizim sorumluluğumuz altına girer. 

Aslında; bütün yükümlülüklerimiz, bizi birer “kaos elçisi” olmaktan kurtaran antidotlardır. Sorumluluğu olmayan birinin, sorundan başka yapacak işi de olmaz.

Sorumluluk: Ağırlığını bilmeden “ben bunu kaldırırım” diyerek kibrin en üst seviyesine ulaştığımız ve “cesaret” diye maskelediğimiz sonsuz tonluk yüktür!  




2.Bölümün Sonu...
DEVAM EDECEK...