Hürriyet

9 Ocak 2012 Pazartesi

BEBEK (1.Bölüm)

Onu ilk gördüğüm anı hatırlıyorum. Çanakkale yolunda... Bolu Dağı'nı tırmanırken... Gece yarısından sonra 02:00-02:30 civarıydı. O anı hatırlıyorum...

"Bu akşam yola çıkmak iyi bir fikir değildi. İyi fikir değildi. Bu kar yağışında... Yarın sabah erkenden yola çıkmalıydım. Amma da sis var. İnsan bu siste kaza yapar."

Tam bunları düşünürken, önümde beliren bir arabayı son anda fark etmiştim! Direksiyonu sola kırdım yoksa çarpacaktım! O salak araba yüzünden az daha kaza yapıyordum.  Çok sinirlenmiştim ve motoru durdurup, aşağı  indim. Adama çatacaktım! Hızla, yolun kenarında duran arabaya ilerledim. İçeriden bir bebek ağlaması geliyordu. Öfkem yerini, endişeye bırakıyordu. Burada kötü birşey olmuştu. Şoför tarafına yaklaştım. Kapı aralıktı... Tam o sırada, kapıyı açınca...


Kimse yoktu! Arabanın içi bomboştu. Motoru hala çalışıyordu ve farları açıktı. Arka koltukta ağlayan bir bebek dışında kimse... Hemen arka kapıyı açarak bebeğin yanına gittim ve iyi olup, olmadığını kontrol ettim. Birşeyi yoktu.

"Allah'ım ne yapmalıyım? 112'yi aramalıyım. Ambulans lazım. Yaralı yok. Kimse yok! Ne ambulansı? Trafik polisini aramalıyım. Bir dakika! Buraya jandarma bakıyor. 156..! Evet!"
Koşarak arabama geri döndüm. Cep telefonum yan koltuktaydı.

"Heh, çok güzel... Çekmiyor... Ama sadece acil çağrılar... Evet, benimde zaten ihtiyacım olan bu! Acil bir çağrı!"

156'yı aradım ve durumu anlattım. Yerimi tarif ettim. Hemen gelmeye çalışacaklarını söylediler. Bebeği  kucağıma aldım. Ağlamaktan neredeyse çatlayacaktı. Susturmak için türlü oyunlar ve şebeklikler yapıyordum ama susmuyordu. Henüz yaşına bile girmemişti ve ben neden ağladığını anlamaya çalışıyordum. Karnı aç olabilirdi ama yanımda yiyecek birşey yoktu. Sis daha fazlalaşmıştı. Soğukta öyle... Jandarmanın bu siste buraya gelmesi saatler alabilirdi. Karar vermeliydim! İşte o gece hayatımı değiştirecek kararı vermiştim!

Başkalarının kaza yapmasına sebebiyet vermemesi için arabayı yolun kenarına çektim. Bagajından, uyarı işaretlerini bulup, güzelce yola koydum. Sonra da bebek koltuğunu, benim arabanın arka koltuğuna güzelce yerleştirdim. Bebeği de yanıma aldım ve tekrar yola koyuldum!

"Ne yapıyorum ben? Ben ne yapıyorum? Oğlum, manyak mısın sen? Başkasının bebeğini aldım ve daha da kötüsü jandarmayı da aradım! Resmen bebek kaçırıyorum! Ama orada bırakamazdım. Bu soğukta ölürdü! Jandarmanın gelmesini mi bekleyecektim? Yiyecek bir şeyler bulmalıyım. Karnı açtır kesin."

Arabanın kaloriferlerini açmıştım. Isınsın diye... Kafamdan bu düşünceler geçerken, artık ağlamadığını fark ettim. Dikiz aynasından baktım. Uyumuştu. Ağlamaktan yorulmuş olmalıydı. İçime bir huzur dolmuştu böylece. Gülümsediğimi hatırlıyorum. Rahatlamıştım. Kendimi toparladım ve dikkatimi tekrar yola verdim. Yol üstünde bir market bulup, bebek için biraz bir şeyler almalıydım.


...

1.Bölümün Sonu

DEVAM EDECEK...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder